top of page

Anlaşmalı Boşanma Nedir, Nasıl Yapılır?



Hukuka aykırı olmadan kurulan evlilik birlikteliğinin, kanunda yazılı sebeplere dayanarak bitirilmesine boşanma denmektedir. Anlaşmalı boşanma sürecini siz değerli okurlarımızı aşağıda anlatmaya çalıştık. Merak edilenlere ilişkin sorularınızın olması durumunda iletişim bölümünde ofisimiz ile iletişime geçebilirsiniz.

Türk Medeni Kanunu madde 166/3 uyarınca: “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.” Denilerek anlaşmalı boşanmanın gerçekleşme ihtimali hüküm altına alınmıştır. Hukuka aykırı olmadan kurulan evlilik birlikteliğinin, kanunda yazılı sebeplere dayanarak bitirilmesine boşanma denmektedir. Anlaşmalı boşanma sürecini siz değerli okurlarımızı aşağıda anlatmaya çalıştık. Merak edilenlere ilişkin sorularınızın olması durumunda iletişim bölümünde ofisimiz ile iletişime geçebilirsiniz. Anlaşmalı boşanma; çekişmeli boşanmadan farklı olarak tarafların velayet, nafaka, mal paylaşımı gibi evlilik birliğini ilgilendiren hususlarla alakalı olarak ortak kararlarını bir protokolle yazılı hale getirmeleri sonucu boşanma kararının verilmesini mahkemeden dava yolu ile talep ettikleri bir süreçtir. Anlaşmalı boşanma sürecinin başlayabilmesi için bir takım hukuki şartların yerine getirilmesi gerekmektedir. A) Evlilik birliği en az bir yıl sürmüş olmalıdır. İlgili süreç evlilik tarihi itibari ile başlayacaktır. Davanın açılacağı tarih ile evlilik tarihi arasında en az bir yıllık bir sürecin var olması şarttır. Ancak bu bir yıllık sürenin aynı çatı altında geçirilmesi zorunlu değildir. B) Tarafların boşanmak istediklerine ilişkin karşılıklı uygun irade beyanlarının mevcut bulunması gerekir. Tarafların anlaşmalı boşanmayı aynı şartlar ve şekilde kabul etmesi zaruridir. Bu durum taraflardan birinin anlaşmalı boşanma talepli mahkemeye başvurması ile veya tarafların beraber aynı taleple mahkemeye başvurması şeklinde gerçekleşir. C) Tarafların anlaşmalı boşanma duruşmasında bizzat dinlenilmesi gerekmektedir. Her ne kadar vekil vasıtası ile taraflar temsil edilseler de anlaşmalı boşanma sürecinde tarafların birbirine uygun iradelerini hakime fiziken duruşmada bulunarak açıklamaları gerekmektedir. D) Taraflar iradelerini serbestçe açıklamalıdır. Hakim tarafından tarafların boşanma üzerinde serbestçe iradelerinin belirtilmesi dinlenecektir. Hakim nezdinde iradenin serbest olmadığı tespit edilirse davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilecektir. E) Hakim tarafından tarafların üzerinde anlaştığı hususların kabul edilebilir olması gerekmektedir. Tarafların boşanma protokolünde anlaştığı şartlar üzerinde şartların hakimce kabul edilmesi gerekmektedir. İlgili hususların kamu düzenine uygun olması şarttır. Anlaşmalı Boşanmaya Yönelik Yargıtay Kararları "Tarafların irade beyanları esas alınarak boşanmalarına karar verilebilmesi için, diğer şartların yanında boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda tam olarak anlaşmış olmaları, hakimin de taraflarca kabul edilen düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Tazminat haklarının saklı tutulması bu husustaki ihtilafın devam ettiğini ve bu ihtilafın çözümünün ileriye bırakıldığını gösterir. Başka bir ifade ile "tazminat hakları saklı tutmak" suretiyle anlaşmalı boşanma kararı verilemez. Bu husus nazara alınmadan "tazminat haklarının saklı tutulması" suretiyle Türk Medeni Kanunu 166/3 maddesi gereğince boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır. Taraflar boşanmanın mali sonuçları üzerinde anlaşamadıklarına göre, gösterdikleri deliller toplanarak davanın Türk Medeni Kanunu madde 166/1-2 maddesi çerçevesinde değerlendirilip, hasıl olacak neticesine göre karar verilmesi gerekirken, bu yön nazara alınmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir." ( Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 13/01/2015 T., 2014/16344 E., 2015/269 K. ) "Taraflar arasında görülüp boşanma kararı verilen ve tanıma kararı 30.12.2014 tarihinde kesinleşen İsviçre Bern-Loupen yerel mahkemesinin 2.3.2010 tarih CIV 091401 sayılı karar içeriğinden; tarafların mahkemeye protokol eşliğinde mürecaat ettikleri ve anlaşmalı boşanma hükümleri çerçevesinde boşanmış oldukları anlaşılmaktadır. Bu durumda yargılaması yapılan iş bu davada davacının boşanma davasının feri niteliğindeki maddi-manevi tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası talebinde bulunma hakkı kalmamıştır. Mahkemece bu taleplerin reddi gerekirken yeniden kusur belirlemesi yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 17/12/2015 T., 2015/15629 E., 2015/24366

bottom of page